İnsan türünün dünya gezegeninde kurduğu uygarlığın temelinde doğaya ve kaynaklarına egemen olma düşüncesi yatıyor. Gezegenin sınırlarının aşılmasına ve geri dönülemez ekolojik tahribatlara neden olan bu düşünce aynı zamanda, insanın kendi yarattığı uygarlığı yine kendisinin yok etme tehlikesini de içinde barındırıyor. “Altıncı büyük yok oluş” ve iklim krizinin temelindeki büyümeci politikalarla biçimlenen bu uygarlık anlayışı, artık yıkıcı bir niteliğe kavuşmuş durumda. Bu süreci durdurmak veya hızını azaltmak için ihtiyaç duyulan dönüşüm, ilerleme, kalkınma, uygarlık ve insancıllık anlayış ve politikalarını köktenci biçimde yeniden tanımlamayı zorunlu kılmaktadır.
Konuşmacı: Prof. Dr. Nesrin ALGAN, Ankara Üniversitesi